Kadromuz

Prof. Dr. Serdar Tezelman

Doç. Dr. Orhan Ağcaoğlu

Endokrin Cerrahisi Nedir?

Tiroid, paratiroid ve böbreküstü (adrenal) bezlerin, cerrahi gerektiren fonksiyonel bozukluklarının ya da kanser gibi hastalıklarının tedavisini yapan branştır.

Bölümümüzde Yapılan Ameliyatlar

  • Tiroid bezi hastalıkları
    • Tiroid nodülleri
    • Guatr (tiroid bezinin büyümesi)
    • Hipertiroidizm (zehirli guatr)
    • Tiroid kanseri
  • Paratiroid bezi hastalıkları
    • Hiperparatiroidizm (kalsiyum bezlerinin çok çalışması)
    • Paratiroid kanseri
  • Böbreküstü bezi (adrenal) hastalıkları
    • Feokromositoma
    • Cushing sendromu
    • Hiperaldosteronizm
    • Adrenal kanser

Koç Üniversitesi Hastanesi Endokrin Cerrahisi Bölümü Mükemmelliyet Merkezi
(Center of Excellence)

Sertifikasyonu yapan merkeze bağlı olarak belli kriterleri karşılayan, özelleşmiş merkezler, “Center of Excellence” olarak sertifikalandırılmaktadır. Bu tür sertifikasyonlar, ilgili hastane ve bölümün alt yapısı, cerrahi kadrosu, ameliyat sayıları, uygulanan cerrahi tekniklerin gelişmişliği, komplikasyon oranlarının düşük oluşu, hasta memnuniyetinin yüksekliği ve akademik çıktılarının fazlalığı gibi değerlendirmeler sonucu verilmektedir.

Koç Üniversitesi Hastanesi Endokrin Cerrahisi Bölümü, Mart 2020 tarihinde bu sertifikasyona uygun görülmüştür. Sertifikasyonu yapan kurum, Avrupa Board Sınavlarını düzenleyen European Union of Medical Specialists bünyesindeki endokrin cerrahisi ana derneği olan Avrupa Endokrin Cerrahları Derneği’dir (European Society of Endocrine Surgeons). Bu sertifikasyonla beraber, Koç Üniversitesi Hastanesi Endokrin Cerrahisi Bölümü, international fellowship verebilme yetkisi kazanmıştır. Her yıl European Society of Endocrine Surgeons (ESES) tarafından international fellowshiplik yapmaya hak kazanacak uzmanlar, ESES bünyesindeki Host Center’larda eğitim görme fırsatı kazanmaktadır.

Mükemmelliyet Merkezi (Center of Excellence) Hastalar için Neden Önemlidir?

Günümüzde, sağlık konularındaki gelişmelere bağlı olarak bilginin yarılanma ömrünün 5 yıla kadar azaldığı bilinmektedir. Özellikle teknolojik alt yapının yeterliliği ve multidisipliner yaklaşımlar, hastaların tanı ve tedavilerinde büyük önem teşkil etmektedir. Böylesi bir gelişim çağında güncel cerrahi tekniklerin ve tıbbi gelişmelerin ilgili bölümce yakından takip edilmesi, hastaların tedavilerinde büyük önem taşımaktadır.
Bu tür sertifikasyona sahip merkezlerin, ulusal ve uluslararası platformlarda ilgili kişilerce denetimlerden geçmesi, tanı ve tedavideki en güncel bilginin sunulduğunun bir kanıtıdır. Koç Üniversitesi Endokrin Cerrahisi Mükemmelliyet Merkezinin hedefi, hastalarına en gelişmiş ve güvenli hizmeti sunmaktır. Haftalık düzenlenen onkoloji ve branş konseylerinde, genel kullanılan klavuzlardan farklı olarak, multidisipliner yaklaşımlar ile, hastaya özel en iyi sonuç verecek tedavi seçilebilmektedir. Bu konseylere, endokrin cerrahlarının yanı sıra, endokrinoloji, patoloji, radyoloji, nükleer tıp, onkoloji ve genetik bölümlerinden hekimler de katılmaktadır.

Memnuniyetiniz bizim için değerli. Yüksek kalite için nelere dikkat ediyoruz?

Güçlü kurumsal kimliğimiz ve altyapımız ile hastalarımıza en kaliteli hizmeti sunuyoruz. Bölümümüze yapılan ilk başvurudan itibaren tüm tetkikler en hızlı şekilde tamamlanarak, ultrasonografi ve sitolog eşliğinde yapılan biyopsiler ile aynı gün bile kanser tanısı konularak tedavi başlanabilmektedir. Güçlü cerrahi kadromuz ve teknolojik alt yapımız ile, en gelişmiş ve güncel tüm cerrahi teknikler hastalarımıza sunulmaktadır. Özellikle tiroid ve paratiroid cerrahisinde, intraoperatif sinir monitörizasyonu (ses sinirinin korunması için kullanılan cihaz) rutin olarak tüm vakalarda kullanılmaktadır ve tiroid cerrahisi sonrası en çok korkulan komplikasyonların başında gelen ses kısıklığı riski, bölümümüzde %1’in altındadır.

Minimal İnvaziv Endokrin Cerrahisi

Günümüzde minimal invaziv teknikler (küçük kesiden, endoskopik, laparoskopik ve robotik cerrahi), diğer tüm cerrahi branşlarda olduğu gibi endokrin hastalıklarının da cerrahi tedavisinde rutin hale gelmiş ve güvenle uygulanmaktadır. Açık cerrahi tekniklere kıyasla, minimal invaziv tekniklerin, ameliyat sonrası ağrı, analjezik ihtiyacı, hastanede yatış süresi, ameliyat süresi ve kozmetik sonuçlar olmak üzere kanıtlanmış birçok üstünlükleri mevcuttur. Hastanemizde, endokrin cerrahisi konusunda, güncel literatürde tanımlanmış olan tüm gelişmiş teknikler (endoskopik, laparoskopik, robotik), deneyimli cerrahi ekibimiz tarafından güvenle yapılmaktadır.

Böbreküstü bezi (adrenal bez) cerrahisi

Hastanemizde adrenal cerrahisinde rutin olarak kullanılan teknik laparoskopik cerrahidir. Standart olarak 3-4 kesiden (10mm, 5mm, 5mm, 5mm) yapılan laparoskopik teknik ile beraber, seçilmiş vakalarda sadece tek kesiden de (25mm) ameliyatlar laparoskopik olarak başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir.
Adrenal bezin anatomik yerleşimi göz önüne alındığında, dar bir anatomik bölgede, derin yerleşimli tümörlerde, büyük tümörlerde (özellikle 5cm ve üzerinde) ve çevre organlarla zor komşuluklar ya da yapışıklıkları olan tümörlerde ise laparoskopik aletler bazen yetersiz kalabilmekle birlikte, bu olgularda robotik cerrahinin daha avantajlı olduğu (üç boyutlu görüntü, açılanabilir enstrumanlar, titreme azlığı…gibi) bilinmektedir.

Tiroid ve paratiroid bez cerrahisi

Dünyada olduğu gibi son yıllarda ülkemizde de popülerliğini arttıran izsiz tiroid ve paratiroid bez cerrahisi, koltuk altı, meme, boyun ya da dudak içerisinden yapılan farklı yaklaşımlar ile seçilmiş olgularda güvenle uygulanmaktadır. Bu olgularda, hastaların radyoloji ve patoloji sonuçları ile beraber anatomik uygunluğu, hasta için en doğru ve yarar sağlayacak tekniğin seçilmesinde önem arz etmektedir.